soma
85 derece su sıcaklığı olan menteşe kaplıcalarına ev sahipliği yaptığı mahalle teyzelerinden bilinen, manisa ilinin ilçesi.
leyla
mecnun'un aşkı. arapça gece anlamında. mecnunum leyla'mı gördüm.
big bang
big bang(büyük patlama) teorisi; evrenin nasıl başladığına dair bir açıklama sunan teorilerden en bilindik olanıdır. en basit haliyle, bu teori evrenin küçük bir tekillik ile başladığını söyler ve sonrasında da bugün bilebildiğimiz kadarıyla 13.8 milyar yıldır da şiştiğini ileri sürer.
ilgilenenler için:
https://www.fizikist.com/big-bang-teorisi-nedir/
küfürlü konuşan insan
çok sinirlendiğinde boş beyninde söyleyecek söz bulamayana insan.
paris
fransa'nın başkenti. büyülü romantik bir şehir olduğu yazılır söylenir. benim için paris özellikle yazları çok güzel kokmayan, yankesicilerin çok fazla olduğu, metroda, kafede otururken çok dikkatli olmanız gereken şehirdir.
sahlep
dilimize arapça’daki “sahlap” kelimesinden dilimize geçen içecek. salebin elde edildiği yabani orkide bitkisi pek çok türe sahiptir ve bunların hepsi latince olarak adlandırılmaktadır.
kasiyer
yapilan alışverişin barkodunu okutarak ücreti tahsil eden genellikle bıkkın, alışveriş yapıp onu meşgul ettiğiniz için kızgın kişilerdir.
fakat niyeyse küçüklüğümden beri çok yoğun bir işletmede kasiyerlik yapmak gibi bir hevesim var:)
halk süt
istanbul büyük şehir belediyesi'nin yeni sosyal çalışmasıdır.
3-6 yaş arası çocuklara, ilgili pilot bölgelerde haftada 2lt.süt (çocuk başına) dağıtılması uygulaması bugün başlamış.
umarım, adaletli ve sağlıklı bir dağıtım ağı düzenlemesi yapılmıştır. süte ulaşamayan bebeler mutlu olurlar.
tecrübeli
kişi çeşitli eylemleri sonucunda çeşitli deneyimler edinir, bu deneyimler sonucunda da bu paye ile ödüllendirilir. hayat bir tecrübeler silsilesidir, bazılarını bilerek isteyerek edinirsiniz, bazılarıysa yaşamak zorunda kaldıklarınızdan elde kalanlardır.
flamingo köy
ınstagram fotoğraflarının aksine, çok da güzel olmayan bir yer. zavallı flamingoların küçücük alanda hapsoldukları bir yer. bize sadece içerisindeki çocuk parkı güzel geldi desem yeridir
topuklu ayakkabı dinen caiz değildir
ismini zahmet edip, zihnime bile kaydetmediğim, tozlu beyinli bir okul müdürü beyanıdır.
kadın öğretmenlere topuklu ayakkabıyı yasaklamış. eğitimde tek problemimiz de çözülmüş oldu.
milli eğitim bakanımız ne yaptı? henüz belli değil.
yalnız bu tozlu, küflü vatandaş bir tarafından, dini hüküm uyduracağına, büyük büyük kişilerin eşlerine baksın. topukları nasıl?
özellikle sarayın son danışmanının?
klozet kapağını indirmeyen erkek
klozet kapağını kaldırmayan erkeğin yakından akrabasıdır. yalnız bu türde problemlilik diğerinden hafif seyreder.
çeyiz serme
akıl sıra erdiremediğim etkinlik. benim için güzel olan yanı bazen kadınların toplanıp etkinliği gerçekleştirdikleri sırada, arka odada takılıp gün yüzüne çıkmadan ikramları tükettiğim olmuştur. o kısmı gayet iyiydi.
anime
japon çizim sanatı. çizimlerinde kendilerinin sahip olmadıkları fiziksel özelliklere rastlarız. uzun bacaklar, renkli kocaman gözler, renkli saçlar gibi.
çocukların izleyebileceği çizgifilm kültürü asla değildir.
çizim kitaplarına "manga" denir.
izlediğim bir çok filmlerden, dizilerden daha çok etki bırakmıştır bende animeler...
yan flüt
ağlayan müzik aleti... nasıl çalarsan çal sanki ağlıyor. çalmak için diş yapısı önemli demişlerdi bir zamanlar.
(bkz:
melek mosso)
huzurevi
yaşlı insanların , ücret ya da bağış karşılığında yaşamlarını sürdürdüğü toplumsal bir kurumdur. acaba adındaki gibi gerçekten huzurlu bir yer mi ?
kanal istanbul
gene bir projenin kölesiyiz.
klozet kapağını indirmeyen erkek
erkek olarak ne huylarımız varmış ya. vücuttan atılması gereken maddeler, çeşitli sebeplerle ünlü kişiler gibi betimlerde kendine yer bulabiliyor.
gösteripte vermemek
hep kadınlar için söylenir ama karşısındakini istetip sonra da sırtını dönmenin diğer adıdır.
ne garip değil mi hep istenen vermeyen!!!! ??? kadın vermek nedir ya hu?
bu sanırım
kız almak kız vermek gibi dilimizde ve geleneklerimizde olan şeylerin artık gene işlemiş olasından sanırım
(bkz:
erkeğin orospusu)
(bkz:
başım ağrıyor)
acımadı ki
genelde darp edilen çocuğun karşıdaki kişiye istediği hazzı yaşatmamak için kullandığı refleks kelime öbeğidir.
halbuki belki acıdı dese daha az darbe alacak ama işte, çocuk.