çocuk gelin

dünyanın neredeyse her yerinde olan insanlık yoksunu uygulama. daha çocuk yaşta kızların evlendirilmesi.
bütün modern toplumlarda da var. şaşırmış gibi bakmayın. insan denen hayvanın dini, dili, ırkı yok.

fikret mualla

türk ressam.
küçükken geçirdiği bir kaza sebebiyle hayata topal olarak devam ediyor.
picasso ile sağlam bir dostluğu olduğu, bir süre akıl hastanesinde yattığı ve fransa'nın fransa olduğu dönemlerde orada olup sanatını pekiştirdiği söyleniyor.

serbest çağrışım

sözlükte yazarken akıldan geçen bin türlü alakalı alakasız şeylerin hepisi.

size de olmaz mı? çok ciddi bir yerde bi gülesiniz gelir aklınızda bi sürü soru kelime... hah işte o.

köfteci yusuf

ilk çıktığında bursa’da köfte piyasasını sarsan, halkı köfte ile buluşturan efsane köfteci. yusuf aktaş’ı bir ara mafya ayağından (köfte mafyası) vurdu şeklinde söylentiler de çıkmıştır.

bir bursalı olarak gurur duyduğum bir markadır.

ertesi gün hapı

korunmadan yapılan nümayişin ertesinde köprüden önce son çıkış hapı.
kullanmazsanız hamile veya istenmeyen gebelik olası.

yine de siz çıkışı kaçırmayın.

jet sosyete

sosyal medyadan 2 kişi ilave ederek kadroyu daha da komik hale getiren dizi. .yılmazsisters rules.

duman odası

zamanında okulumuzun atölye katında, sigara içenlerin rahat etmesi için bulunan oda.
inanın koridordan geçerken bile midemiz bulanır, kusacak olurduk.
sigara içilmesinin yekünen zarar ve faydasız olduğunu düşündüğüm için yürürlüğe konacak çalışmaya kötü gözle bakamayacağım maalesef.

gelin olmak

evli olduğum halde hissetmediğim ve aklıma ‘gelin olmuş gidiyorsun’ şarkısını getiren kavram.

nevresim

uzun süreli kullanımda yatağı temiz tutmak için kullanılan ev tekstili ürünü.

spoiler

her dizinin son sahnesinde bir sonraki bölüm için merak uyandıran hain ökkeş.

tek taş yüzük

kadın ve erkeğin arasındaki oyun ve pazarlığın başlangıcıdır. hangi oyun diyeceksiniz? seviyor sevmiyor oyunu tabi ki.
seviyorsanız tek taş alırsınız eğer daha az seviyorsanız alyans, daha daha az seviyorsanız çiçek.

genel algı bu. bir kuru dalla gelene diye şarkılar yazıldı bu konuda.

(bkz:sevdam ağlıyor)

çocukluk dönemi hastalıkları

çocuğun ilk 4 yaşında yakalandığı hastalıklardır. ilk 4 yaş, çocukların enfeksiyonlara ve mikrobik hastalıklara sık olarak yakalandıkları bir dönemdir. okul döneminde üst solunum yolu ( nezle, grip, tonsillit , krup, kulak iltihabı, pnömoni, bronşiolit ) enfeksiyonları sık rastlanılan hastalıkların başında geliyor.

(bkz:kızamık)
(bkz: su çiçeği)
(bkz:zatürre)
(bkz:konjonktivit)
(bkz:ishal)
(bkz:boğaz enfeksiyorunu)
(bkz:hastalık başlangıcı)

ülkeyi terk etmek

terk etmiş ve ülkemizin kendine has ahengi özlemeyen yoktur. maksat kaçmak değil, elinden geldiğince bu ülkeyi yaşanabilir kılmak olmalı.

parfüm yap?m? hakk?nda bilgiler

parfüm yap?m?, parfümeride veya evde yap?labilen bir i?lemdir. parfümler, genellikle üç ana notadan olu?an bir kar???mdan olu?ur: üst nota, orta nota ve dipnota. bu notalar, birbirleriyle uyumlu bir ?ekilde kar??t?r?larak istenen koku elde edilir.
parfüm yap?m?, parfüm yap?m?nda kullan?lan malzemelerin do?ru oranlarda kar??t?r?lmas?n? gerektirir. parfüm yapmak için kullan?lan malzemeler, uçucu ya?lar, çözücüler, fixatives ve baz? esansiyel ya?lard?r. bu malzemelerin oranlar?, istenilen koku profiline göre ayarlanabilir.
parfüm yap?m?n?n ilk ad?m?, üst, orta ve dip notalar için kullan?lan uçucu ya?lar?n belirlenmesidir. uçucu ya?lar, bitkisel kaynaklardan veya sentetik olarak üretilebilir. üst nota genellikle daha hafif kokulardan, orta nota daha a??r kokulardan ve dip nota daha kal?c? kokulardan olu?ur.
bir sonraki ad?m, çözücülerin belirlenmesidir. bu malzemeler, uçucu ya?lar?n seyreltilmesine yard?mc? olur. genellikle alkol kullan?l?r, ancak bazen su da kullan?labilir.
fixatives, kokunun daha kal?c? olmas?na yard?mc? olan malzemelerdir. baz? esansiyel ya?lar da fixatives olarak kullan?labilir.
en son olarak, baz malzemeler eklenir. bu malzemeler, parfümün k?vam?n?, dayan?kl?l???n? ve kal?c?l???n? belirler.
parfüm yap?m? zahmetli bir i?lem olsa da, do?ru malzemeler ve tekniklerle herkes evde kendi parfümünü yapabilir. ancak, parfüm yap?m? s?ras?nda do?ru oranlar ve güvenlik önlemleri mutlaka göz önünde bulundurulmal?d?r.

https://www.mojparfum.com/

mustafa reşit galip

mustafa reşit baydur 1893 yılında rodos'ta doğdu. babası mahkeme reislerinden mehmet galip bey, annesi rodoslu münevver hanım'dır.

ilk ve orta öğrenimini rodos'ta tamamladıktan sonra liseyi izmir'de okudu. milliyetçi, hırslı, heyecanlı bir gençti. ıı. meşrutiyet'in temmuz ayında ilan edilmesinden esinlenerek lisenin son sınıfında iken “ferday-ı temmuz” adlı bir gazete çıkardı.

1911'de istanbul tıbbîye mektebi'ne girdi. tıbbiye öğrencisi iken arkadaşları için “hakikat” gazetesi adlı bir gazete ve “sivrisinek” adlı karikatür dergisi çıkardığı gibi, istanbul'da çıkan çeşitli gazetelerde yazıları yayımlandı. okulda türk ocakları'nın bir şubesini açtı ve diğer askeri okullardaki ocakların müfettişliğini üstlendi. öğrenciliği devam ederken gönüllü olarak balkan harbi'ne katıldı ve yaralandı. ardından ı. dünya savaşı'na katılmak için gönüllü odu; çatalca ve kafkasya cephelerinde savaştı; erzurum’da hastalanarak geri döndü. tıbbiye’yi 1917'de bitirebildi.

mezuniyetinden sonra aynı fakültede asistan olarak çalıştı. beğenmediği öğretim sisteminin yenileştirilmesi için “mekteb-i tıbbiye” adlı bir broşür yayınlayan reşit galip, bir sonuç alamayınca istifa etti.

dolmabahçe'de cumhurbaşkanının sofrasında bulunduğu bir gece, milli eğitim bakanı esat bey'i eleştirmesi, reşit galip'in atatürk'le çatışmasına neden olmuş, kısa bir süre için ilişkilerini gölgelemişti. ancak çok geçmeden esat bey istifa edince 19 eylül 1932'de bakan olarak reşit galip bey atandı.

26 eylül 1932'de açılışı yapılan türk dil kurumu'nun başkanı samih rıfat bey hayatını yitirdiğinde, milli eğitim bakanlığı'nın yanısıra bu kurumun başkanlık görevini üstlendi. bakanlığı sırasında ilkokuldan başlayarak öğrencilere atatürk ilkelerine bağlılık ruhu aşılamaya yönelen reşit galip cumhuriyet 10. yılını doldururken 23 nisan 1933 sabahı çocuklarına kendi yazdığı bir andı okutmuş ve o gün çocuk haftası’nı açış konuşmasında da bu metni tekrar etmişti. bu konuşmanın ardından bakanlıkça yayımlanan bir genelge ile cumhuriyet'in 10. yılından başlayarak okullarda bu ant sürekli hep bir ağızdan okutulmuştur. dünyanın sayılı müzeleri arasına giren anadolu medeniyetleri müzesi onun bakanlığı döneminde tasarlandı. milli bir müze kurulmasının yanı sıra milli kütüphane ile ilimler ve sanatlar akademisi'nin kurulması onun bakanlık dönemine kararlaştırılmıştı.

bakanlıktan ayrıldıktan sonra rahatsızlığı zatürreye dönüşen reşit galip, 5 mart 1934 günü hayatını kaybetti. cebeci asri mezarlığı'na defnedildi. reşit galip bey, evli ve 3 çocuk babasıydı.

(bkz:andımız)
(bkz:türkçe ezan)

30 ağustos zafer bayramı

1922 yılında 26 ağustos'ta başlayıp, 30 ağustos'ta dumlupınar'da mustafa kemal'in başkumandanlığında zaferle sonuçlanan başkomutanlık meydan muharebesi'ni anmak için kutlanan bayramdır.
26 ağustos - 30 ağustos zafer haftası olarak geçmektedir. işgal birliklerinin ülke sınırlarını terketmesi daha sonra gerçekleşse de, 30 ağustos sembolik olarak ülke topraklarının geri alındığı günü temsil eder.

gazi mustafa kemal başta olmak üzere, canları ve kanlarıyla vatan topraklarını bizlere emanet bırakan aziz şehitlerimizi, gazilerimizi bir kez minnetle yâd ediyor, kahraman silahlı kuvvetlerimizin tüm mensuplarının ve yüce türk milletinin zafer bayramı'nı tebrik ediyorum.

kuru fasulye

ıslatma suyuna iki damla süt bıraktığınızda gaz yapmayan bakliyattır.

kolik bebek anaları iyi bilir.

aldatan sevgiliye geri dönmek

her gidişin bir sonu mutlaka olur. her aşkın da sonu.
eğer bir kadın dönüyorsa intikamı beter olacaktır.

kork bizden kara murat

hanginiz kara murat
kara murat benim

bıngıldak

doğum sırasında bebeklerin doğum kanalından kolaylıkla geçebilmesine yarayan kafa kemiklerinin birleşme noktalarında olan boşluklara denir.

yeni doğan bir bebeğin kafasında altı adet bıngıldak olmasına rağmen sadece iki tanesi fark edilir.

arka bıngıldak genellikle ilk 3 ayda, ön bıngıldak ise 9-18 ay arasında kapanır.

less is more